Doğru saklanmadığında en çabuk bozulabilen gıdaların başında tavuk eti gelir. Bu yüzden tüketmeden önce tavuk etinin bozulup bozulmadığından emin olmak gerekir. Çünkü bozulmuş tavuk eti tüketmek son derece risklidir ve çok büyük ihtimal ile zehirlenmeye sebep olacaktır.
Tavuk eti zehirlenmesi, tükettiğiniz tavuk etinin bozulma miktarına ve tüketen kişinin bünyesinin bağışıklık seviyesine bağlı olarak ciddi olumsuzluklara yol açabilir.
3 Basit Yol İle Bozulmuş Tavuk Eti Nasıl Anlaşılır?
Tavuk etinin bozulup bozulmadığını anlamak için bakılması gereken ilk nokta rengidir. Eğer tavuk etinin rengi solgun ve matlaşmaya başlamışsa hatta rengi artık griye döndü ise o tavuk eti bozulmuştur.
İkinci bakılması gereken nokta ise dokusudur. Bozuk tavuk eti yapış yapış olmaya başlar. Bozulma seviyesi ne kadar kötüleşmişse yapışkanlık hissi de o kadar fazla olur. Son olarak koku her zaman en belirgin belirtilerin başında gelir. Keskin ve ağır bir koku almaya başladıysanız bu tavuk etinin bozulduğunun en bariz belirtisidir.
Tavuk Eti Zehirlenmesi Belirtileri Nelerdir?
Tavuk eti zehirlenmesi durumunda kişide karın ağrısı, kramplar, mide bulantısı, daha çok yeşil renkte olmak üzere kusma, ishal, iştahsızlık, hafif ateş, baş ağrısı gibi belirtiler görülebilir. Tüketilen bozuk tavuk etinin miktarı ile belirtilerin şiddeti arasında doğru orantı bulunur.
Tavuk Eti Zehirlenmesi Belirtileri Ne Zaman Ortaya Çıkar?
Tavuk eti zehirlenmesi bakteri, virüs ve mikroorganizmalar vücuda girdikten birkaç saat sonra kendini gösterir. Hastanelerde gaita testi yapılarak tavuk eti zehirlenmesi teşhis edilebilir. Tavuktan numune alınarak hangi virüs ya da bakterinin zehirlenmeye yol açtığı üzerine de araştırma gerçekleştirilebilir.
Tavuk Eti Zehirlenmesinde Ne Yapılmalıdır?
Tavuk eti zehirlenmesi bazı kişilerde ileri boyutlara ulaşabilir ve belirtilerini çok daha şiddetli gösterebilir. İleri boyuttaki belirtiler arasında 38.5 derece ve üzeri yüksek ateş, üç günden uzun süren ishal, konuşma ve görme bozuklukları, kanlı idrar ve ağız kuruluğu olabilir.
Bunlardan herhangi birisi dahi mevcut olduğunda zaman kaybedilmeden bir sağlık kurumuna müracaat edilmelidir.